17 Şubat 2009 Salı

aghora sadhu


(Resim: Kâr-ı Üstad Muhammed Siyah Kalem)

Aghoriler

anadoluda yaşamış oldukları rivayet edilen eren gruplarından cavlaklar ile benzer düzlemde arkadaşlar olduklarını zannettiğim, hissettiğim birtakım ademlerden bahsetmek isterim.

Bunlara geçenlerde çok tesadüfi olarak rastladım. Agoriller denen bu zaatların birinin hayatının belgesel yapılmış olması
ile bu tanışıklık gerçekleşti..

Aşağıdaki Linkte o belgesel mevcut bulunmakta.. Ama başka toplumlara içinden bakamayan biri iseniz gerçekten uzak durun.. sizi sarsacaktır.merakınızı celbetsin diye söylemiyorum ..

Aslında aşina olduğumuz "çile" yaklaşımını benimseyen bu insanların tekamül süreci bir hayli zorlu aghorilerde.Süreç ustanın yanına giden talebenin usül öğrenmesi ile başlıyor. Talebe agorilerin ölümü bekledikleri bir dere yatağında eski ustaların kafatasını arıyor.. Bulana kadar ziv ziv dolaşan talebe en sonunda bi tane buluyor ve bu kafatasını taşlarla kırararak bir tasa çeviriyor..Bu tası saatlerce yıkayıp kutsal bir boya ile kaplıyor.. Bundan sornaki tüm gereksinmelerini bu tasın içinden
karşılıyor.. Ganj kenarında ölü yakma alanlarında ne bulursa bu tasın içerisinden, ölü tozlarına bulayarak yiyor..
Geceleri bu ölü yakma alanlarında meditasyon yapan bu kişi 41 gün ilk etap bitince ustasını yıkanıp bekliyor. Usta o gün gelip, başını tutarak kabul törenini nehrin kenarında gerçekleştiriyor. Söylediği doğru ise usta- bir şifacı demek doğru olur-
12 yıl bu çileyi çekmiş ..

İnanılır gibi değil demek istiyor insan ama ondan da öte bişey aslında bu..

Vazgeçme. Bir insan kendinden ne kadar vazgeçebilir. Hayvandan daha hayvan olabilir mi? olmalı mı? Bu sorular zihnimde uçuşurken salihe verdiğim filmleri izleyip izlemnediğini düşünüyorum.. İçim burkuluyor. Bir çay daha koyuyorum .

http://www.youtube.com/watch?v=W0bGrvKVxac


oz.

Hiç yorum yok: